25 Şubat 2010 Perşembe
24 Şubat 2010 Çarşamba
bolvadin manileri
BOLVADİN DÜĞÜNLERİNDE SÖYLENEN MANİLER
Gışla çeşmesi bu dardır geçilmez
Soğukdur suları bir tas içilmez
Anadan geçilir yarden geçilmez
Yiğit ol aslanım ayrılmayalım
Şu dağın başında buğulu bunar
Dünyada ayrılık olmasa ne var
Ben yarimnen bir gececik gaybolsam
Böyük emmilerim duymasa ne var
Oğlan sana yarin güzel diyorlar
Bolvadin içinde gezer diyorlar
Yangınnığa havas edme sen yarim
Yangınnığı hazır mezer diyorlar
Kangal çiçek açmış depesi güllü
Aha anam yandım on yedi benli
Elli davar güddüm boğazı çanlı
Satarın çanı da , alırım seni
Gine geldi boklukların kesimi
Dinne gelin durnaların sesini
Badas eder iken önüme geçdi
Pulluğun üstüne goymuş fesini
Eğilir eğilir köşeden bakar
Bakdığı köşenin daşını yıkar
Ele diken ise bana gül kokar
Gülü dikeninden ayırma felek
Bunarın başına bozulan gelir
Her gulun başına yazılan gelir
Sevisiz döşşeğe boz ilan gelir
Sevdiğim yanıma nazınan gelir
Emirdağı derler engin ovalı
Suyunu getirdim maden govalı
Yok mu içinizde ağzı doalı
Doa edin de ben yarimi bulayım
Çeşmenin başında fındık yemişler
Ardımdan önümden uzun demişler
Bir gözeli bir çikine vermişler
O çikin o gözeli yer gider
Esgerin çentesi bir arşın asdar
Her geline sordum gocası esger
Silada yavrılar bubayı isder
Yarimin yüzünü bir dahi gösder
Şu dağın başına ekin ekilmez
Yağmur yağmayınca kökü sökülmez
Yollan böyüklerim yarimi yollan
Bu gençlikde hasretlik çekilmez
Trene bindimde tren yörümez
Aştım garlı dağları sılam görülmez
Esgere gidenin hâli sorulmaz
Halımı sormaya yar kendi gelsin
Evimizin önü mavı boyalı
Heş gitmeyyo yarin heyalı
Gurbet elde ben yarimi hasta duyalı
Gece üryalarım gündüz heyalım
Gözelsin yarim alı neylersin
İnce bel üstüne şalı neylersin
Bu güzellik sende malı neylersin
Al annecina gönül eylensin
Garadır gaşların ale getiri
Bu yangınnık bela getiri
Bu gaşınan bu göz sende varıkan
Ölmüş ölüleri dile getiri
Elinde gülünü soldurma gelin
Mefasız desdini doldurma gelin
Gocanınan muhabbetin yoğusa
Sırrını ellere bildirme gelin
Abdest aldım ikindini gılmaya
İki güzel geldi su doldurmaya
Sordum güzel kimlerin nesisin
Açdı gollarını sardı boynuma
Aman anam garip anam bal anam
Şu giden gözeli bana al anam
Şu giden gözeli bana almazsan
Babam ölsün köşelerde gal anam….
Gışla çeşmesi bu dardır geçilmez
Soğukdur suları bir tas içilmez
Anadan geçilir yarden geçilmez
Yiğit ol aslanım ayrılmayalım
Şu dağın başında buğulu bunar
Dünyada ayrılık olmasa ne var
Ben yarimnen bir gececik gaybolsam
Böyük emmilerim duymasa ne var
Oğlan sana yarin güzel diyorlar
Bolvadin içinde gezer diyorlar
Yangınnığa havas edme sen yarim
Yangınnığı hazır mezer diyorlar
Kangal çiçek açmış depesi güllü
Aha anam yandım on yedi benli
Elli davar güddüm boğazı çanlı
Satarın çanı da , alırım seni
Gine geldi boklukların kesimi
Dinne gelin durnaların sesini
Badas eder iken önüme geçdi
Pulluğun üstüne goymuş fesini
Eğilir eğilir köşeden bakar
Bakdığı köşenin daşını yıkar
Ele diken ise bana gül kokar
Gülü dikeninden ayırma felek
Bunarın başına bozulan gelir
Her gulun başına yazılan gelir
Sevisiz döşşeğe boz ilan gelir
Sevdiğim yanıma nazınan gelir
Emirdağı derler engin ovalı
Suyunu getirdim maden govalı
Yok mu içinizde ağzı doalı
Doa edin de ben yarimi bulayım
Çeşmenin başında fındık yemişler
Ardımdan önümden uzun demişler
Bir gözeli bir çikine vermişler
O çikin o gözeli yer gider
Esgerin çentesi bir arşın asdar
Her geline sordum gocası esger
Silada yavrılar bubayı isder
Yarimin yüzünü bir dahi gösder
Şu dağın başına ekin ekilmez
Yağmur yağmayınca kökü sökülmez
Yollan böyüklerim yarimi yollan
Bu gençlikde hasretlik çekilmez
Trene bindimde tren yörümez
Aştım garlı dağları sılam görülmez
Esgere gidenin hâli sorulmaz
Halımı sormaya yar kendi gelsin
Evimizin önü mavı boyalı
Heş gitmeyyo yarin heyalı
Gurbet elde ben yarimi hasta duyalı
Gece üryalarım gündüz heyalım
Gözelsin yarim alı neylersin
İnce bel üstüne şalı neylersin
Bu güzellik sende malı neylersin
Al annecina gönül eylensin
Garadır gaşların ale getiri
Bu yangınnık bela getiri
Bu gaşınan bu göz sende varıkan
Ölmüş ölüleri dile getiri
Elinde gülünü soldurma gelin
Mefasız desdini doldurma gelin
Gocanınan muhabbetin yoğusa
Sırrını ellere bildirme gelin
Abdest aldım ikindini gılmaya
İki güzel geldi su doldurmaya
Sordum güzel kimlerin nesisin
Açdı gollarını sardı boynuma
Aman anam garip anam bal anam
Şu giden gözeli bana al anam
Şu giden gözeli bana almazsan
Babam ölsün köşelerde gal anam….
bolvadin deyim ve atasözleri
-Gız boğazı, gaz boğazı.
-Etmen gı!.. O oğlan!
-Gara böceğiiim,inci böceğiiim!
-Oturduğun yer(d)e sıçıyoñ.
-Heş bişeyler demen, evladınızdan bulun!
-Eyi gızı el över, kötü gızı anası över.
-Sütsüz inek möğürgen, ulug avrat doğurgan olur.
-Yaşa gulum yaşa, yaşadıkca duy tamaşa.
-Irahmetli anam derdi ki, nur balkısın: Ağır daşı el galdırır, yeğni daşı yel galdırır. Söğüt dalı her yele esermiş. Ceviz dalıysa yel estiğinde gımıldamazmış. Siz de ceviz dalı oluñ, söğüt dalı olmañ.
-Dedem alma getiri, zaman onu götürü, demeyiñ.
-Çilleyi çekceseñ goca, çekmeceseñ hoca. Elif, be te, se oku. Go git.
-Oğlunu seven hocaya, gızını seven gocaya vermez.
-Çok gülmek eyi olmaz. Güleğene vereğen derler.
-Bişirdiğiñi soğut, doğurduğuñu avut.
-Eyi yanna var eyi ol, kötü yanna var kötü ol.
-Teniñi pakla ölüm gelir, eviñi pakla misafir gelir.
-Sıvadıysam bacam oldu, gaçdıysam gocam oldu.
-Develeri güdüyon, ağıları yuduyon.
-Dışım el avıttı içim gan akıttı.
-Destiñden göceñi, üstüñden gocañı ben almadım. Zabdolaydıñ gocaña.
-İşte geldim işte gidiyoñ, şen olsun Halep şehri.
-Gara gara eşyasına boz boz sıpa bulamasın.
-Neler yedi neler içdi bu diş; Ne altın oldu ne gümüş; Hâlâ öyle bi diş.
-Yalan olmuş gezdiciğim ovalar, ilenç olmuş aldığım doalar
-Bilemedim bu dünyanın fendini; eltim saydı, ben saymadım; dokuz muydu on muydu?
-Etmen gı!.. O oğlan!
-Gara böceğiiim,inci böceğiiim!
-Oturduğun yer(d)e sıçıyoñ.
-Heş bişeyler demen, evladınızdan bulun!
-Eyi gızı el över, kötü gızı anası över.
-Sütsüz inek möğürgen, ulug avrat doğurgan olur.
-Yaşa gulum yaşa, yaşadıkca duy tamaşa.
-Irahmetli anam derdi ki, nur balkısın: Ağır daşı el galdırır, yeğni daşı yel galdırır. Söğüt dalı her yele esermiş. Ceviz dalıysa yel estiğinde gımıldamazmış. Siz de ceviz dalı oluñ, söğüt dalı olmañ.
-Dedem alma getiri, zaman onu götürü, demeyiñ.
-Çilleyi çekceseñ goca, çekmeceseñ hoca. Elif, be te, se oku. Go git.
-Oğlunu seven hocaya, gızını seven gocaya vermez.
-Çok gülmek eyi olmaz. Güleğene vereğen derler.
-Bişirdiğiñi soğut, doğurduğuñu avut.
-Eyi yanna var eyi ol, kötü yanna var kötü ol.
-Teniñi pakla ölüm gelir, eviñi pakla misafir gelir.
-Sıvadıysam bacam oldu, gaçdıysam gocam oldu.
-Develeri güdüyon, ağıları yuduyon.
-Dışım el avıttı içim gan akıttı.
-Destiñden göceñi, üstüñden gocañı ben almadım. Zabdolaydıñ gocaña.
-İşte geldim işte gidiyoñ, şen olsun Halep şehri.
-Gara gara eşyasına boz boz sıpa bulamasın.
-Neler yedi neler içdi bu diş; Ne altın oldu ne gümüş; Hâlâ öyle bi diş.
-Yalan olmuş gezdiciğim ovalar, ilenç olmuş aldığım doalar
-Bilemedim bu dünyanın fendini; eltim saydı, ben saymadım; dokuz muydu on muydu?
yöresel hikayeler
KEPENEKLİ
Anasıynan oğlu gıra gitmişler. Gırda dinnenmek için otururken, bir epelek gelmiş anasının üstüne gonmuş. Akşamınan eve geldiklerin de oğlu babasına demiş ki buba demiş . "Annemin üstüne kepenekli geldi" Bubası çoban geldi sanmış ve garısını boşamış.Bi gün bubasıyla oğlu, gine gıra gidmişler. Bubasının üstüne epelek gonmuş. Çocuk, "Buba, anamın üstüne gonan kepenekli buyudu!" demiş. Babası da " len, kepenekli dondu deye beni garıdan ettin!" demiş.
Veredmiş zopeyi
Senden Keri Irahatı Yok
-Vakti zamanında bir Elif gadın varımış. Geliniyle vur dut kavga ederler. Kavga biter. Bir de bakar ki, eviñ kedisi zobanıñ altında yatmakda. Alır eline maşayı, "senden kêri ırahatı yok" diye basar zopayı, kediye.
Ne susuzun ne uykusuz
-Bir adam bir yere gezmeye gitmiş. Bir eve misafir olmuş. Ev sahibi sormuş: "-Susuz muñ, uykusuz muñ?" demiş. Adam cevap vermiş. "Ne susuzun, ne uykusuz. Buñarıñ başında yattım, yattım geldim." Demiş.
Anasıynan oğlu gıra gitmişler. Gırda dinnenmek için otururken, bir epelek gelmiş anasının üstüne gonmuş. Akşamınan eve geldiklerin de oğlu babasına demiş ki buba demiş . "Annemin üstüne kepenekli geldi" Bubası çoban geldi sanmış ve garısını boşamış.Bi gün bubasıyla oğlu, gine gıra gidmişler. Bubasının üstüne epelek gonmuş. Çocuk, "Buba, anamın üstüne gonan kepenekli buyudu!" demiş. Babası da " len, kepenekli dondu deye beni garıdan ettin!" demiş.
Veredmiş zopeyi
Senden Keri Irahatı Yok
-Vakti zamanında bir Elif gadın varımış. Geliniyle vur dut kavga ederler. Kavga biter. Bir de bakar ki, eviñ kedisi zobanıñ altında yatmakda. Alır eline maşayı, "senden kêri ırahatı yok" diye basar zopayı, kediye.
Ne susuzun ne uykusuz
-Bir adam bir yere gezmeye gitmiş. Bir eve misafir olmuş. Ev sahibi sormuş: "-Susuz muñ, uykusuz muñ?" demiş. Adam cevap vermiş. "Ne susuzun, ne uykusuz. Buñarıñ başında yattım, yattım geldim." Demiş.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)